• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

Hakkımızda


Kimi zaman Tanrı elini uzatıp bizi uçurumun kenarına itiyor gibi geliyor. 

Bu duyguyu hissetmek için yapmamız gereken tek şey
biraz düşünmek ve yüreğimizin sessizliğinde kendimize yol gösterecek,
bize arkadaşlık edecek bir ses duymaya çaşmaktır...

Lewis Perdue, Tanrı'nın Kızı 



         Baba oğul yolda yürüyorlarmış; derken bir kaya parçası çıkmış karşılarına. Yetişkin çocuk babasına dönüp, “Baba, bütün gücümü kullanırsam, bu kayayı yerinden oynatabilir miyim?” diye sormuş. Babası bunun üzerine “Var olan gücünle bırak kayayı yerinden oynatmak, havaya da kaldırabilirsin!” diye cevaplamış. 

Delikanlı bir hamlede kayayı kaldırmaya çalışmış fakat nafile, onu yerinden bile oynatamamış. Cesareti kırılmış birden, “Yanılmışım baba, bak işte yapamadım!” demiş üzüntülü bir yüz ifadesiyle. Baba sevgiyle oğluna yaklaşmış ve şunları söylemiş;
“Hayır evlat, yanlışın var. Bazı şeyleri kendi başına yapamazsın. Eğer yapacağına inansaydın her girişiminin hatta en olanaksızın bile altından kalkabilecek kaynakları devreye sokardın. Farkındaysan sen bütün gücünü akıllıca kullanmadın, benden yardım almadın! Güçlü olan kişi, ihtiyacı olduğunda çevresinden yardım isteyebilen kişidir. Şunu unutma, kılavuzsuz yola düşene iki günlük yol, asırlık yol olur!"

İnsan hayatının pamuk ipliğine bağlı olduğu bir dünyada sanatçı duyarlılığıyla yaşamak, kendini özel bir yöntemle geliştirmek kolay bir iş değildir. Size rehberlik edebilecek en iyi şey kendi zevkleriniz, mutluluk anlayışınız olsa da, olup duran olayları kavramak için bir yol göstericiye, bu yolu daha önce yaşayarak geçmiş deneyimli ustalara her zaman ihtiyacınız olacaktır. 

Neden derseniz; sizinle hedefleriniz arasında duran engelleri aşabilmek için gerekli bilgiye ve olgunluğa sahip olamayabilirsiniz. Gerçek ile gerçek olmayanı her zaman ayırt edemeyebilir, sizi hayatın donuk, bataklık ve kısır alanlarına itecek olan bağlantılara kolayca girebilirsiniz. Elinize, ayağınıza dolandığına inandığınız zincirler ve kelepçeler yaşamı anlamanızı engelleyebilir,
olaylara tek bir açıdan bakarak sorunların nedenine mercek tutamayabilirsiniz. 

Kendinizi tıkanmış hissettiğinizde gerekli olan desteği sizden önce o yolu açmış, yürümüş; ardında yol gösterici izler bırakmış ustalardan, küçük şeylerin ve zevklerin değerini çok iyi bilen yaşam sanatçılarından alabilirsiniz. Bu insanlardan herhangi birinin bir aziz olduğu, nasıl yaşayacağınızı belirleyen olağanüstü bir kurtarıcı, bir guru, etkileyici bir isim olduğu zannedilmesin. 
Onlar ne guru ne de terapisttirler!
Yalnızca binbir zahmet ve alçakgönüllülükle bilgelik yolunda ilerleyen ve bu meşakkatli yolculuğa katılmak isteyenlere yoldaşlık etmeye hazır olan kişilerdir; kendi hayat görüşlerine uygun yaşamayı tercih eder, işlerini gösterişsiz ve tamamen çocuksu bir sadelikle yapar ve başkalarının da bu konuda becerilerini geliştirmelerine yardım eder... 

 Hayatınızın düş kırıklığıyla sonuçlanmaması  için başvurmayı düşündüğünüz bir danışmanı, tecrübe sahibi ustayı bir doktora benzetebilirsiniz. Onlar dertlerinize tanı koyup sıkıntılarınıza ortak olabilir, kendi gücünüzü hatırlatarak durumunuzun farklılaşmasına katkıda bulunabilir! Yolunuzdan sapma durumunda ister sözlü, ister uygulama yöntemli olsun sizi uyarıp, bilgi ve destek sağlayabilir; “bir şeyin olacağına inanmaya ya da öyle olmasını istemeye” teşvik edebilir!
Sözün kısası; içinde yaşayabileceğiniz bir dünya hazırlamanıza katkı sağlayabilir...

Cesaretinizi artırmak ve var gücünüzü kullanmak için ne kadar rehberlik ve destek alırsanız alın, yaşamınızı sürdürmek konusunda nihai sorumluluk ise sizin üstlenmeniz gereken bir şeydir. 
Evet, son tahlilde sağlıklı yiyeceklerle beslenecek olan, tedaviyi uygulayacak, dinlenecek, ihtiyaç anlarında gerekli ilaçları alacak ve iyileşmek için tüm olanaklarını seferber edecek, eyleme geçecek olan sizsiniz.
 

Her bireye içinde bulunduğu olumlu, olumsuz atmosfere rağmen kendini var etme sorumluluğu verilmiştir.
Bunun nasıl olması gerektiğiyle ilgili bazı önerileri E. Fromm’un ‘Yaşama Sanatı’ adlı kitabından aldım;
“Hayatın nasıl olması gerektiğini anlatan büyük ustaların eserlerini oku;
onların sözlerinin anlamını ve hikmetini kavramaya çalış. Kendi hayatını nasıl yaşamak ve nereye yönlendirmek istediğini düşün.
Aradığın yolu bulmak için herhangi bir ustaya, bilge kişiye ihtiyacın olmadığı konusundaki çocuksu fikirlerden vazgeç.
İnsanlığın dev isimlerinin binlerce yıldan beri bulamadıkları şeyleri kendi kısacık hayatın içinde tek başına bulmak iddiasını da terk et! Büyük hayat ustalarından birisi olan Meister Eckhart bak ne demiş;
Yaşam ve ölüm sanatı konusunda ders alıp eğitim görmemiş olan birisi nasıl doğru bir yaşam sürebilir ki?”

Anlaşılan daha yapacak çok iş, görecek çok insan, okunacak bir yığın kitap, gidilecek nice yollar var.
Yolculuğunuz boyunca kaynaklarınızı –zamanınızı, yeteneklerinizi ve becerilerinizi– verimli bir şekilde kullanmaya çalışırken karar vermekte zorlanabilirsiniz; içsel veya dışsal hayatınızdaki bir şeyi onarmanız, yenilemeniz gerekebilir.
İçinden çıkamadığınız dönemlerde bilgisine, deneyimine ve güvenilirliğine inandığınız insanların varlığı sizi bu yolculukta daha avantajlı kılacaktır. 

Sahip olduğunuz güçleri değerlendirme becerinizi geliştirir, bilen kişilerle, ustalarla gerek yazdıklarını okuyarak, gerek yüz yüze görüşerek iletişim içinde olmayı ilke edinirseniz yaşamdan daha çok keyif alırsınız. Bu konuda doğru adımları atarsanız size yardım etmek isteyen pek çok insanın yaşamınıza girmesine fırsat vermiş olursunuz.
Unutmayalım, Büyük İskender’in ustası Aristo’ydu, Aristo’nun ustası Platon, Platon’unki de Sokrates!
Yunus Emre’nin Taptuk Emre, Fatih Sultan Mehmet’in ustası ise Ak Şemsettin'di.
Neden sizin de içinizdeki kaynakları fark etmenize yardım edecek, 
sizi zaman zaman çalar saat gibi sarsıp uyandıracak bir ustanız olmasın?


Dilediğince yaşamak gerçekten de bir akıl oyunu oldu artık! 
O nedenle düşüncelerin, kararların, eylemlerin ve davranışlarınla kendi geleceğini kendin yaratmalısın. 
“Kendini Yenileme” diyebileceğimiz bu programda ben bir Yaşama Sanatçısı olarak bugüne kadar ki çabalarınla oluşturduğun duruma ve insanlara rağmen senin mutlu olmanı sağlayacak bir sistem kurmana katkı sağlamak istiyorum.  Yaşamını eğlenceli bir şölen haline getirmek ve hayatının daha anlamlı geçmesine yardımcı olmak amacıyla
senin "CANLI BİR ÇALAR SAATİN" olmaya hazırım; 
seni kandırmayacak, seni yılmadan sarsmaya devam edecek ve seni derin uykundan uyandıracak canlı bir saat!

Peki; sen hazır mısın?